Havanın yağmurlu olduğu günlerde kapalı alan programları; müze ve sanat gezileri planlayarak seyahatinizin kültürel turunu tamamlayabilirsiniz. Londra birbirinden değerli müze ve sanat galerisine ev sahipliği yapıyor.

Londra’da gezilmesi gereken müzelerin başında Dünya’nın en eski müzesi Britanya Müzesi gelir. Londra’nın en zengin hazinelerini barındırır. Dünyanın dört bir tarafından getirilmiş eserler görülmeye değerdir. Müzenin merkezindeki avlu ise Avrupa’nın en büyük üstü kapalı avlusudur.

Doğa Tarihi Müzesi çocukların ilgisini çeken dinazor koleksiyonu gibi bölümleriyle Londra’nın en popüler müzelerinden biridir. Noel zamanı önüne kurulan atlı karınca ve buz pateni pistiyle de çocuk popülasyonu oldukça yüksekti ve bekleme sırasının en fazla olduğu müzelerden birisiydi.

 

Victoria ve Albert Müzesi’ni gezerken en keyifli dakikalarımı yaşadığımı söyleyebilirim. Dekoratif sanatlara adanmış olan müze, eklektik galerileriyle, dikkat çekici eserleriyle, daha önce hiç bir müzede görülmemiş güzellikte bahçesi ve restoranıyla gönlümüzü fethetti. Ulusal Galeri ve Ulusal Portre Galerisi de Trafalgar Meydanı’nda bulunan etkileyici güzellikteki müzelerdendi. Britanya, Doğa Tarihi, Victoria & Albert Müzelerini ,Ulusal Galeri ve Ulusal Portre Galerisini ziyaret etmek ücretsiz sadece girişte sizden bağışta bulunmanızı rica ediyorlar. Vaktiniz varsa bunlara ek olarak yine ücretsiz olan Bilim Müzesini, Tower Köprüsü yanında bulunan mimari, mühendislik, moda, grafik ve modern tasarım üzerine olan girişi ücretli Londra Tasarım Müzesini de ziyaret edebilirsiniz. Dünyanın en büyük denizcilik müzesi olan Londra’daki Ulusal Denizcilik Müzesi ülkenin denizcilik geçmişinden etkileyici kesitler sunar. Görülmeye değer sergileriyle İmparatorluk Savaş Müzesi de listeye eklenebilir. Çocuklarınızla bir gezi planladıysanız : V&A Çocukluk Çağı Müzesi ve çocuklar için ayrılmış interaktif sergiler bulunduran Londra Ulaşım Müzelerini ziyaret ederek çocuklarınızla keyifli vakit geçirebilirsiniz.

 

Londra’nın en sevilen müzelerinden Madame Tussauds’ın 250 yıllık geçmişi olduğunu bilmeyen yoktur. Artık Türkiye’de de var ziyaret etmediyseniz mutlaka uğramalısınız. Londra’daki müze Madame Tussauds müzelerinin ilki ve merkezi diyerek görmeden olmaz diye düşünürseniz, haklısınız burası İstanbul’daki müzeden fazlasını farklı şehir animasyonlarıyla ve ilgi çekici eğlence bölümleriyle size sunacaktır. Girişi Türkiye’deki gibi ücretli ve uzun kuyruklarda beklemek istemezseniz önceden rezervasyon yaptırabilirsiniz.  Çocuklarınızla da gelebileceğiniz oldukça eğlenceli müzelerden bir tanesi. Buralara kadar gelmişken Kraliyet Ailesiyle bir fotoğraf çektirmeyi de unutmayın.